Adil Terzioğlu’undan hislere tercüman olan muhteşem yazı
ÇOCUKLUĞUMUN ARAKLISI
Kaldırım taşlı yolları ile cuma namazı saatinde kepenklerinin yarıya kadar kapandığı dükkanların dizildiği araklı çarşısı…
Çarşıbaşı’nda bakırcıların çekiç sesine eşlik eden sobacıları yalnız bırakmayan orak ve bıçakçılar.
Perşembe günü kaldırımda bir dükkan önünde şemsiye tamircisi diğer bir kenarda yerini alan saat tamircisi.
"Yanıyor Araklı Çarsısı Yanıyor" diyen dönerci,
Trabzonspor’u okumak için yerel gazete aldığımız Adnan Keleş.
Köylüye gelen mektupların üzerinde yazdığı "Manifaturacı Yılmaz Çakır(dayım) eliyle Araklı çarşısı" gibi hafızalarda iz bırakmış teker teker aramızdan ayrılan esnaf büyüklerimiz çarşı içi el arabalarıyla taşımacılık yapan dilsiz kardeşler , Ali Osman abimiz ve Trabzon seyahat.
Huşutta indiğim, ön torpido üstünde yuvarlak çarşı ekmeği, üst bagajda 2 çuval un 1 çuval kepenk 1 bağda çayır balyası olan , sıkışarak oturduğumuz orijinal Alman Fort Gahura ve Pirgi minübüsu ile bir türlü kalkmak bilmeyen "Yollara Yollara" Trabzon minibüslerinde keşanlı ve peşdemallı analar ve bacılarımız...
Öğle yemeğinde lokantalara inat, üst katlarında eski kaşar,zeytin ve helva yediğimiz fırınlar.Sohbetin en demli adresi çay ocakları.
Namaz esnasında belediye hoparlöründen "Lütfen Dikkat!.. Carşı içerisinde içinde bir miktar para olan cüzdan bulunmuştur" anonsu..
Tapa tabancası ve tapa alamadığımız dükkanlar.
Merkez ilkokul bahçesinde, ayaklarında Karalastik’li köy futbol turnuvaları.
19 Mayıs ve Resmi bayramlarda Araklı Lisesi bando takımının çarşı içerisinde yürüyüşü, çarsı içinde yürüyüşü, en önde takıma kumanda eden uzun boylu gençlik ideolumüz;Ahmet Cemal Çakir abimiz.
Tunceli Ovacık’da Askeri olmaktan şeref duyduğum büyük komutan Gazi Albay Tahir Çebi ve yazları gelipte tanık olduğum çocukluğumun Araklısı…
Adil Terzioğlu