Trabzonspor, devre arası transfer döneminde beklenen yabancı takviyesini pek de beklenmedik bir isimle yaptı. Dış basında ismi Berbatov, Papiss Cisse , Demba Ba gibi santrforlarla anılan takım Steaua Bükreş’ten 28 yaşındaki orta saha oyuncusu Alexandru Bourceanu’yu transfer ettiğinde elbette şaşıranlar oldu ama bu hiç de fena bir hamle değildi.
24 Nisan 1985’de Galati’de doğan Bourceanu, profesyonel kariyerine başladığı Dunarea üçüncü lige düştüğünde çoktan şehrin en güçlü ekibi Otelul’un scoutlarının gözüne girmişti. 2008 ve 2009’da Otelul Galati forması giyen Bourceanu, bir sonraki transferini Timişoara’ya giderek yaptı ve bu transferin kariyerinin yükselişini başlattığını söylemek mümkün.
Bourceanu’nun takımda önemli rol oynadığı 2010-11 sezonunda ligi ikinci tamamlayan Timişoara içine girdiği ekonomik kriz nedeniyle lisans çıkaramayıp küme düşürüldüğünde oyuncu da ülkenin en büyük takımı Steaua’ya transfer oldu.
Nasıl bir oyuncu?
Bourceanu’yu bir oyuncuya benzetecek olsam aklıma gelen ilk isim Gary Medel olur. Şilili meslektaşı kadar agresif (ve kısa boylu) olmasa da Bourceanu takıma dinamizm katma konusunda gayet iyi iş çıkarıyor. İşin savunma yönünde eksiksiz olan oyuncu ofansif katkıyı da ihmal etmiyor. Ancak bana göre Bourceanu’nun en önemli özelliği liderliği. Steaua’daki 10. maçından sonra kaptanlık bandını teslim aldı ve bir daha da bırakmadı. Taraftarların büyük saygı ve sevgi gösterdiği Bourceanu takımı için her zaman savaşmaya hazır, asla pes etmeyen ve güçlü mentalitesi sayesinde de daima oyunun içinde kalıyor. Görece kısa boyu ve güçlü fiziğiyle rakipler için baş etmesi zor tipte oyuncular arasında. Bazen yanlış tercihler yapsa da top tekniği de hiç fena değil. Özellikle oyunun sıkıştığı anlarda ileriye doğru paslar atabilmesi, en azından bu sorumluluğu alabilmesi Trabzonspor’un işine yarayacaktır.
En önemli soru: Nasıl kullanılacak?
Bourceanu hücum katkısı fena olmayan bir defansif orta saha, ancak maksimum verim alınabilmesi için yanında kendisinden daha teknik bir oyuncu olması gerekiyor gibi. Kilit soru şu; hücuma katkısı sıfırın da altında olan Zokora ile beraber mi oynatılacak, yoksa bu sezon aklı Trabzon’da değilmiş gibi görünen ve gereksiz hırçınlığıyla ipiyle kuyuya inilmeyecek adam intibası yaratan Colman’la mı ortaklık kuracak? Büyük ihtimalle Mustafa Reşit Akçay Zokora’dan bir stoper yaratmaya çalışıp Bourceanu-Colman ikilisiyle orta sahayı güçlendirmeyi düşünecektir. Bu durumda da Rumen oyuncudan alınacak verim maksimuma ulaşır. Bu sezon şimdiye kadar 32 maçta 1 gol, 9 asistle oynayan Bourceanu özellikle Beşiktaş maçının ikinci yarısında göze çarpan orta sahada oyunu kontrol edememe hastalığına ilaç olacaktır.
Adı Tottenham’la anılmıştı
Bourceanu sezon sonunda sözleşmesinin sona erecek oluşuyla transfer pazarının göz önünde isimlerindendi. Eski takım arkadaşı Vlad Chiricheş’in Tottenham’a transferinin ardından onun da rotasyon takviyesi olarak White Hart Lane yolu tutacağı iddia edilmişti ki bunda da en önemli neden o zamanın menajeri Andre Villas-Boas’ın Chiricheş transferinin ardından sarf ettiği şu sözdü; “Romanya’da birkaç ilginç oyuncu daha var, özellikle Steaua’da.”
Trabzonspor’un sezon sonu serbest kalacak bir oyuncuya 1.3 milyon Euro bonservis bedeli ödemesi biraz da oyuncunun sahip olduğu piyasayla alakalı. Ancak 2013 yılında Romanya’nın En İyi Futbolcusu ödüllü oyuncu kendisine güvenenleri yanıltmayacak gibi gözüküyor.