İnternette yayılan 3 Milyondan fazla izlenen ve gündeme oturan video üzerine bu yazıyı kaleme almak istedim. Video'da "Son 15 Yılda Muhtarlıkalara kaç kez gittiniz? Ben şahsen hiç gitmedim. Nerede olduğunu bile bilmiyorum.Muhtar maaşı ne kadar biliyormusunuz? Bu Muharlara aylık ödenen maaş sigorta giderleri hariç Aylık 856 Milyon Lira,Yıllık olarsa tam 10 Milyar 280TL . E-devlet hayatımıza girdiğinden beri kimse muhtarlıklara gitmiyor.Alt yapı vs işleri belediye yapıyor,o zaman neden bu kadar büyük mebla muhtarlara deniyor,Sizce bu gereklilik mi israf mı?" diyor.
Acizane bu konuya açıklık getirerek düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.İnanıyorum ki bu yazıda sizlerinde söylemek istedikleri vardır.
En son mahallenizin muhtarına ne zaman gittiniz, hiç düşündünüz mü?
Gelişen Türkiye’de e-devlet sistemi ile birlikte gün geçtikçe vatandaşın hizmet alması o kadar kolaylaştı ki; bir zamanlar demokrasinin temel taşı diye adlandırdığımız muhtarlarımızı şimdi tartışır olduk...
Şimdilerde muhtarlık kurumuna baktığınız zaman aslında işlevsiz kaldığını görüyoruz. Yerleşim yeri belgesi, nüfus kayıt örneği gibi evrakları artık muhtarlar yerine bir düğmeye basıp kendimiz alabiliyoruz.
Ülkemizde 50.377 tane muhtar olduğunu görünce şaşırdım! Ve ortalama maaşlarının 17.002 TL olduğunu ve sigortalarını devletin ödediğini hesap edince devletimizin milyarlarca liralık finans yükü altında olduğu gerçeği zihinlerimizi karıştırıyor.
Hadi icra köy muhtarlarını bir kenara koyduk. Köy halkı ile devlet arasındaki bir köprü olarak kabul ederiz. Fakat büyük şehirlerdeki ve ilçe merkezlerinde mahalle muhtarlıklarına gerek olmadığını düşünüyorum. 20 seçmenin Muhtar seçtiği x Mahalleye Belediye hizmet götüremez mi?
Muhtar Evrak mı dağıtır yoksa jandarma veya polise adresimi gösterir?
Aslına bakarsanız emniyet güçlerinin elinde de artık adres ekranları ve haritalar var ki; gerekli adrese hiçbir kimseye ihtiyaç duymadan ulaşabiliyorlar. Postacı evrakları kişilere ulaştıramasa bile, teknoloji o kadar ilerledi ki SMS ve e-mail yolu ile bir şekilde muhatabın bilgisi oluyor. Kaldı ki evde yoksanız kapınıza yazı da bırakılıyor. Dolayısıyla muhtarların bu konuda da pek yardımı dokunmuyor.
***
Sorun ve problemleriniz olduğunda belediyeye veya kaymakamlıklara bir dilekçe ile müracaat edebilirsiniz. Çünkü bu konulara artık aracılık yapılmasına da gerek duyulmuyor, bazı kurumların vatandaş için ayrılmış whatsapp hatları var, bazılarında vatandaşın direkt olarak kurumun en tepesindekiyle direkt görüştüğü belirli özel günler bile var.
Bu meseleye Trabzon'dan bakalım örnekleri ile... Büyükşehir ve ilçelerinde Belediye halkın hizmetinde zaten. Kırsal mahallelerde Belediye personelleri mahallenin temel sorunlarının çözümünde görevli. Muhtar olunca şapkadan tavşan mı çıkıyor? Örneğin Ziraat Odalarının muhtarın imzasını istediği evrak, belediye yada farklı bir kurum müdürlüğü tarafından onaylanırsa ne olur, Ne değişir? Bunun cevabını ben size şöyle vereyim; devlet kasasından milyarlarca lira para boşa harcanmaz?
Gerçekten mücadele edip hizmet gelmeyen mahallesine Makine çıkartanları istisna tutuyorum.Öyle bir rant olmuş ki; kırsal mahalle muhtarlığına baktığınızda belediyelerin yaptığı projeleri kendileri yapmış gibi sahiplenmişler, bütün organizasyonu kendilerinin yaptığına inandırmışlar ki iş makinelerinin önünde boy boy poz verebiliyorlar. Yani onlarda baya baya siyasiler gibi davranıyor. Yerel yönetimlerin bu durumdan pek memnun olduğunu söyleyemeyiz.
***
Malum önümüzdeki süreçte muhtarlık seçimleri de var. Bazı muhtarların seçim kazanmak uğruna bir belediye başkanı edası ile vaatler vermesi şaşırtıcı. Broşürler hazırlatıp üzerine yapacağı hizmetleri vaat etmesi de ayrı bir konu, inanıyorum ki seçmen de bunlara içinden gülüyordur. Yani kısacası mahalle muhtarlıklarına benim aklım fikrim ermiyor. Bunu sizde kendinize sorun; mahalle muhtarlıkları olmazsa vatandaş hizmetleri kesintiye uğrar mı?
Bazı partilerde nasıl ki 3 dönem kuralı varsa Muhtarlık dahil seçimle gelinen tüm kurumlarda bu kuralda işleme alınmalı. Seçilen muhtarların köyünde yaşayıp yaşamadığı tespit edilmedi. Öyle ki seçilip köyüne uğrayan muhtarlar var. Bunun takibini kim yapıyor?
Konu kesinlikle yanlış anlaşılmasın, hiçbir muhtarın kişiliğine, karakterine sözüm yok. Çok kaliteli, hizmet aşkı ile yanan, mücadele edenler mutlaka var.Her biri elbette halkın teveccühü ile göreve gelmişlerdir saygı duyarız. Ancak sorun bakalım halka önüne muhtarlık sandığı konulmasına artık gerek duyuyor mu, yoksa bir tercihim olsun diye mi sandığa gitmek zorunda kalıyor?
Sözün özü demokrasinin mihenk taşı olan muhtarlık makamı gelişen teknolojik şartlarda etkisini kaybetmiş durumda. Devletin sırtına bu yük çok fazla. merkezlerde zaten sorun yok, kırsal mahallelerde de belediye mevcut personelleri yeterli diyorum. Muhtarlık kurumu devam edecekse eskisi gibi gönüllü ve maaş almadan yapılan bir hizmet olarak devam etmeli... Peki siz ne düşünüyorsunuz. Yorumlarda buluşalım...
RAMAZAN UZUN - ARAKLI ARI HABER
Büyük bölümünü alıntı yaptığım isabetli yazı için İnan Uzun -Bursa Tuna Gazetesi'ne teşekkür ederim.
Yorum Yazın